Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay beklenen açıklamasını yaptı. Bakanlar Kurulu Toplantısı öncesinde Başbakanlık Merkez Bina'daki salonda basın toplantısı düzenleyen Günay, Bursa'nın Yenişehir ilçesindeki 16. yüzyıldan kalma Sinan Paşa Camii'nden çalınarak yurt dışına götürülen pencere üstü süslemesi çini levhanın diplomatik çabalarla Türkiye'ye getirildiğini duyurdu.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN!
ŞUPPİLİLUMA'DAN SONRA
Basın toplantısı, Sinan Paşa Camii'den çalınan İznik çinisinin Bakan Günay nezaretinde yeşil çuhaya sarılı şekilde salona getirilmesiyle başladı. Konuşmasında, Kültür Bakanlığı'nın yurt dışına götürülen eserlerin Türkiye'ye geri getirilmesi için önemli çaba harcadığını ifade eden Günay, 1993-2002 yılları arasında 863 eserin Türkiye'ye geri getirildiğini, buna karşın AKP hükümetinin işbaşına geldiği 2002 yılından bugüne 4 bin 67 eserin Türkiye'ye kazandırıldığını anlattı. Bu eserlerden 3 bin 312'sinin 2007'den bugüne kadar geçen 5 yıllık sürede bulunduğunu kaydeden Günay, diğer kamu kuruluşlarının ve özellikle Dışiş aziziye marker leri Bakanlığı'nın bu eserlerin Türkiye'ye getirilmesinde büyük desteğini gördüklerini anlattı. Bir süre önce Hitit Kralı Şuppililuma'ya ait olduğu belirtilen ve yeni bulunan bir heykel yine Günay tarafından tanıtılmıştı.
"TÜRKİYE MUHAFAZA EDEMİYOR SÖZLERİ DIŞ KAMPANYALARIN ÜRÜNÜ"
Uluslararası mevzuatta tarihi eserlerle ilgili eksikliklerin bulunduğunu belirten Günay, eserlerin bulunduğu yerde ve topraklarda sergilenmesinin önemini vurguladı. Türkiye'den çalınan eserlerle ilgili olarak bazı yurtiçi ve yurtdışı lobilerin "Türkiye bu eserlere sahip çıkamıyor, doğru şekilde muhafaza edemiyor" propagandası yaptığını ifade eden Günay, bu yönde yapılan açıklamalara tepki gösterdi. Durumun çok sıcak bir örneğinin bu hafta içersinde yaşandığını söyleyen Günay, "1980-1995 yılları arasında bir müzemizde yaşanan talihsizlikler sanki yeni yaşanmış gibi medyaya bugünlerde haber oldu. Yurtdışında Türkiye'ye eser vermemek için direnen ülkeler bu eskimiş haberi yeni bir habermiş gibi bugünlerde yayınladılar" diye konuştu.
SİNAN PAŞA ÇİNİLERİ'Nİ İNGİLTERE'DEN GETİRDİLER
Bursa Yenişehir Sinan Paşa Camii'ne ait üzerinde Haşr Suresi'nin 23. ayetinin yazılı olduğu İznik çinisi pencere üstü süslemesini basın mensuplarına tanıtan Günay, Allah'ın 99 isminden bazılarının yer aldığı çininin 16. yüzyıldan kalma olduğunu ifade etti. Camii'in 1998, 2001 ve 2002 yıllarında 3 kez tahribat ve hırsızlık olaylarıyla karşı karşıya kaldığını kaydeden Günay, Camii'in Doğu Beden Duvarındaki pencereden çalınan çininin izinin bazı vatansever Türk vatandaşlarının çabasıyla İngiltere'de bulunduğunu anlattı. Günay, çininin parçalar halinde iki kutu halinde diplomatik kargoyla 5 gün önce Türkiye'ye geldiğini ve yoğun bir çabayla birleştirildiğini kaydettiği konuşmasında, "Yurtsever arkadaşların katkılarıyla, resmi mercilerin tamamen dışında takip ettik. Bir anlamda bu arkadaşlarımız, bu yurtsever arkadaşlarımızın sayesinde bu levhayı Türkiye'ye alıp getirmeyi başarabildik" ifadelerini kullandı.
EKSİK PARÇALARI TAMAMLANDI
Bu eserin Kadir Gecesi'ne çok yakışan bir eser olduğunu söyleyen Günay, eserin ülke dışında tespitinin ardından diplomatik kargoyla iki sandık halinde geldiğini ifade etti. Eserin bazı yerlerindeki kırıkların onarıldığını, eksik 3 parçanın tamamlandığını ifade eden Günay, levhanın Ankara Etnografya Müzesi'nde sergileneceğini kaydetti. Günay levha üzerindeki yazılı hattın anlamını, Allah'ın, "esenlik veren, selamet veren, emin olunan, iman edilen, himaye eden, koruyan, gözeten her şeyi yaptırabilen ve en yüce olan" sıfatları olarak açıkladı. Günay parçaların birleştirilmesi sırasında yaşanan hisleri de "İlk parçaları birleştirdiğimizde çığlıklar attığımızı hatırlıyorum. 10 yıl kadar ülkemizden uzak kalmış. Allah bizi bir daha böyle bir hasretle tanıştırmasın" sözleriyle anlattı.
"DİPLOMATİK TARTIŞMA YARATMAK İSTEMEM AMA"
Kültür Bakanlığı'nın bu çalışmalarda hiç para harcamadığını, diplomatik yolları kullandıklarını anlatan Günay, eserin dünyada satışının durdurulduğunu, böylece kaçıranların elinde kaldığını ve bu sayede müdahale olanağının doğduğunu belirtti. Günay, eserle ilgili basında yer alan bazı bilgileri de şöyle paylaştı: "Çok dikkatli bir dil kullanmak istiyorum, çünkü diplomatik bir tartışmaya sebep olmak istemem. Bunun bir parçasının Körfez ülkelerinden birine satıldığına yönelik çok yaygın bir söylenti var. 1 milyon sterline yani 2.5 trilyon lira üzerinde bir fiyata satıldığı belirtiliyor."
Kategori : MAGAZİN